Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları şöyle:
Cumhurbaşkanlığı Külliyemize, milletin evine, bu gazi mekana hepiniz hoş geldiniz diyorum. Güzel toplantıyı tertip etmek suretiyle gönüllerimizi bu muhabbet sofrasında buluşturan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımızı ve ekibini tebrik ediyorum.
Bu vesileyle başta emeklilerimiz olmak üzere milletimizin tüm kesimlerine yönelik kapsamlı ve özverili çalışmalar icra eden bakanlık mensuplarımızı da kutluyor, Rabbimden her birine üstün başarılar niyaz ediyorum.
‘DÖKTÜĞÜNÜZ ALIN TERİYLE ÜLKEMİZİN BUGÜNKÜ NOKTALARA ULAŞMASINDA BÜYÜK PAY SAHİBİSİNİZ’
Aynı şekilde ülkemizde yaşayan 16 milyonu aşkın emeklimize sağlıklı, bereketli, hayırlı ve güzel ömürler temenni ediyorum. Konuşmamın hemen başında bir gerçeği ifade etmek istiyorum. 16 milyonu aşkın emeklimizi temsiliyle burada bulunan siz kardeşlerimiz yıllar yılı döktüğünüz alın teriyle ülkemizin bugünkü noktalara ulaşmasında büyük pay sahibisiniz.
‘TÜRKİYE YÜZYILININ EMEKTARLARINA BİR KEZ DAHA ŞÜKRANLARIMI SUNUYORUM’
Kamuda, özel sektörde, tarımda, hayvancılıkta, ticarette, hülasa, görev aldığınız, sorumluluk üstlendiğiniz her alanda ülkemizin büyüme ve kalkınma sürecine önemli katkılar sundunuz. Tüm bunların yanında sahip olduğunuz bilgi, erdem ve hayat tecrübesiyle bir yandan ailenize ve çevrenize, diğer yandan ülkemize ve milletimize önemli değerler kazandırdınız. Bilhassa çocuklarınıza ve torunlarınıza aktardığınız bu tecrübelerle geleceğin yani Türkiye Yüzyılı’nın taşlarını döşediniz, gücümüze güç kattınız, bu milletin yanında olduğunuzu dost düşman herkese gösterdiniz. Aile yapımızın korunmasında milli ve manevi değerlerimizin muhafaza edilmesinde genç nesillere örnek oldunuz, rehberlik ettiniz, sevgi ve şefkatle gençlerimizin elinden tuttunuz. Her birinize kalpten teşekkür ediyorum. Sizlerin şahsında tüm emeklilerimize Türkiye yüzyılının emektarlarına bir kez daha şükranlarımı sunuyorum. Değerli kardeşlerim, sizlere olan vefa borcumuzu layıkıyla ödeyebilmek için göreve geldiğimiz günden itibaren yoğun ve samimi bir gayret içindeyiz.
2002 yılında emeklilerimizin sayısı 6,5 milyondu. Bugün ise 16,6 milyon emeklimiz var. Yani son 22 yılda emekli ailemize 10 milyon yeni üye katıldı. Şunun bir defa daha bilinmesini isterim. Emeklilerimizi sosyal güvenlik sistemimiz için asla bir yük olarak görmedik. Bugün de görmüyoruz. Kuşatıcı ve kolaylaştırıcı bir sosyal devlet anlayışıyla emeklilerimize dönük hizmet ve faaliyetlerimize her geçen gün bir yenisini ekledik. Sosyal güvenlik politikamızı bu istikamette emeklilerimizin refah seviyesini yükseltecek, hizmete erişimlerinin önündeki engelleri kaldıracak şekilde belirledik, sürekli güncelledik.
‘2002-2024 DÖNEMİNDE FARKLI STATÜDEKİ EMEKLİ AYLIKLARINDA REEL OLARAK %78 İLE %631 ORANLARINDA ARTIŞ YAŞANDI’
Burada tek tek saymaya kalksak saatlerimizi alacak hizmet ve reformlarımızın yalnızca bir kısmını sizlerle paylaşmak istiyorum. Bakınız sevgili kardeşlerim, tasarruf, teşvik fonu ve konut edindirme yardımı tutarlarını emeklilerimize ve hak sahiplerine ödeyerek bir mağduriyeti giderdik. 2012 yılında 1,8 milyon emekli vatandaşımızın aylıklarında artış sağlayan intibak düzenlemesini hayata geçirdik. Emekli olduktan sonra ticari faaliyet yürütenlerin aylıklarından kesilen sosyal güvenlik destek primi uygulamasını önce %15’den %10’a indirdik, devamında ise bu uygulamayı tamamen kaldırdık. Emeklilerimize banka promosyonlarının ödenmesini sağladık. Bayram ikramiyeleriyle emeklilerimizin evlatlarıyla, torunlarıyla, aileleriyle paylaştıkları bayram sevinçlerine ortak olduk. Asgari ödeme miktarlarını yeniden ele alarak emekli alt sınır aylıklarını yükselttik. Emekli aylıklarındaki normal iyileştirmelere ek olarak seyyanen zamlar ve ilave refah payı artışlarıyla emekli maaşlarında önemli iyileştirmelere gittik. Tüm bunların sonucunda 2002-2024 döneminde farklı statüdeki emekli aylıklarında reel olarak %78 ile %631 oranlarında artış yaşandı.
‘2024 YILINI EMEKLİLER YILI İLAN EDEREK TÜRKİYE YÜZYILI’NIN EMEKTARLARINA VERDİĞİMİZ ÖNEMİ GÖSTERDİK’
Aynı şekilde, emeklilerimizin refah seviyesini yükseltmek için, 2018 yılında başlattığımız bayram ikramiyesi uygulaması ile emekli vatandaşlarımızın tamamına bugüne kadar 252,1 milyar lira ödedik. 2023 yılı ekim ayında gelir veya aylık alan sigortalı ve hak sahiplerimize bir defaya mahsus olmak üzere 5000 lira ödeme yaptık. Tüm bunlara ilave eden, sizlerin de bildiği yüze 2024 yılını emekliler yılı ilan ederek Türkiye Yüzyılı’nın emektarlarına verdiğimiz önemi gösterdik.
Yıl boyunca yürüttüğümüz çalışmalarla emekli vatandaşlarımızın hayat kalitesini önemli ölçüde arttırdık. Ekonomik, sosyal ve kültürel haklardan daha geniş ve etkin bir şekilde istifade edebilmelerini sağladık. Sağlık ve ulaşım başta olmak üzere emekli vatandaşlarımıza pek çok alanda yeni destekler verdik, yeni kolaylıklar sunduk.
Bunu da açık söylüyorum. 22 yıldır yanımızda olan ülkesine ve milletine hizmet için saçlarını ağartan emeklilerimize bir vefa borcu olarak gördük. Emekli vatandaşlarımızın temel haklarını kullanmaktan yoksun bırakıldığı, sağlık ve ulaşım imkanlarından faydalanamadığı günler çok şükür geride kaldı. 22 yıllık iktidarımızda attığımız adımlarla emekli vatandaşlarımızın daha iyi şartlarda yaşamalarını ve geleceğe güvenle bakmalarını temin ettik. Kendimizi elbette bu iyileştirmelerle sınırlı tutmayacak emeklilerimiz için daha çok çalışmaya, daha çok hizmet üretmeye devam edeceğiz. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da emeklilerimizi desteklemeyi onlarla birlikte yol yürümeyi hem de güçlü bir şekilde sürdüreceğiz.
‘TÜM BU GÖREVLER AYNI ZAMANDA BİRER İMTİHAN VESİLESİDİR’
Değerli emeklilerimiz, bugün sizlerle dertleşmek, samimi bir hasbihal etmek arzusundayım. Tayyip Erdoğan olarak yarım asırdır siyaset sahnesinde olan ülkeme ve milletime siyaset yoluyla hizmet etmeye çalışan bir kardeşinizim. Aziz milletimizin takdiriyle bugüne kadar farklı görevlere geldik. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, Başbakan ve son 10 yıldır da Cumhurbaşkanı olarak Türkiye’nin hizmetindeyiz. Halkın teveccühünü kazanarak hakkın rızasına ulaşmanın çabasındayız. Gayemiz geride hayırla iade edilecek eserler ve örnek bir siyasi miras bırakmaktır. Atalarımızın dediği gibi mahkeme kadıya mülk değil, bulunduğumuz makamlar da bize mülk değil, tapulu malımız hiç değil. Bunların tamamı önce Allah’ın sonra da milletimizin bizlere emanetidir. Tüm bu görevler aynı zamanda birer imtihan vesilesidir. Biz de bu imtihanı başarıyla vermenin emanete hakkıyla sahip çıkmanın peşindeyiz. Sadece bunun için mücadele ediyoruz. Yarın Rûz-i Mahşer’de Rabbimizin huzuruna alnımız ak, başımız dik, gönlümüz mutmain bir şekilde çıkmanın derdindeyiz. Biz dertliyiz derken kastımız işte budur. Kastımız milletimize olan minnet ve vefa borcumuzu ödemektir. Kastımız 2002 yılında milletin umudu olarak başladığımız bu yolculuğu hedeflerimize kâmilen ulaşmış bir şekilde tamamlamaktır. Kastımız Türkiye’yi her alanda müreffeh, muktedir, muteber, söz ve etki sahibi bir ülke haline getirmektir.
Her zaman söylüyorum, bugün tekrar ifade etmek istiyorum. Yarın arkamızdan bir Tayyip Erdoğan var. Dürüst adam, ahlaklı adam, mert adam, vicdanlı, merhametli adamdır. Milletine ve memleketine çok sevdalı bir adamdır. Allah ondan razı olsun denilmesi bizim en büyük arzumuzdur.